Kunday'ı Aysu Koçak resimledi
Çocuk edebiyatı üzerine düşünenler sağolsun. Yazarları çocuklara yazmaya özendirmekle yetinmeyip çocuklara nasıl bir edebiyat öngörüleceğini söyleyenler varolsun. Üniversite ve bilim, bu alanda edebiyatın yolunu açmaktadır, biline.
Sadece bilim olsa kitaplarda heyecan ve duygu olmazdı. Yazar, çocuklar için heyecanlı bir kurmacanın nasıl olacağını yetişkinlere tasarladığından farksız, aynı heyecanla, didaktik olmadan, buluşlarla dolu bir şey olarak yazarsa, ortaya çıkan şeyin heyecanı da büyük oluyor.
Kunday, yetişkin versiyonu film senaryosu olarak yazılmış olan bir kitaptır. Çocuk versiyonunu "Bunda çocuk yok" diyerek bana adeta yeniden yazdıran editörüm Filiz Özdem olmasaydı ben bu kitabı çalışmayı bırakırdım. Dilerim ki hayat her yazarın önüne Filiz Özdem gibi bir editör çıkarır.
Bu kitap "Türklerin bir süper kahramanı neden yok?" diye soran Ezel Akay'a yanıttan doğdu. Bunu yaratmak için kolları sıvadım, çok düşündüm ve "Hızır"ın bir süper kahraman olarak geliştirilebileceğine karar verdim. Fakat Hızır'ı neredeyse gölgede bırakacak başka bir süper kahramanın ufuktan belirdiğini ilk başta görebilmiş değildim: Kunday, gölgelerle ilişkisi, anlatıcı olarak Tanrı ve Ben anlatıcı bileşimine dayanması gibi özellikleriyle eşine rastlanmamış bir kahraman oldu. Bu kitapta çocuklara anlattığıma aldırmadan yeme ve içme üzerine felsefe yaptım, masalların arketiplerini boşa çıkaracak bir yığın atak geliştirdim.
Çünkü çağımız başka düşünmenin ve eski bilincin yapı sökümünü yapmanın çağıdır.
Kunday yetişkinlerdeki çocuğu, çocuklardaki yetişkini çağıran, kısa yoldan tanımlanması güç olan bir kitap oldu. Kitabı resimleyen Aysu Koçak, editörüm Filiz Özdem var olsun.